23 Şubat 2012 Perşembe

ROMANTİK KÖRLÜK MÜ, KENDİ KENDİNİ ALDATMA MI?


Denir ki, iyi bir hayalperest olmak, kötü bir evlilik için kafidir.
Hayalperestlik de belki hüsrana çıkan en kısa adres.

Evlilik kararı verirken gençlerin dikkate aldığı kriterler evliliğin sağlıklı ya da mutsuz olmasına yol açıyor.

Ama gelin görün ki gençlikte bu kriterler hayli abartılı olabiliyor ve evlilik sorunları adına tavsiyesine başvurulan kişiler tarafından çoğu kez espri konusu oluyor.
Özellikle yaşı 30 ve üzeri olan erkeklerin ve kızların beklentileri arttığından eşte aranan vasıflar da çeşitleniyor.
Kızlar erkeklerin bir eşte aradığı kriterleri eleştiriyor,
erkekler de kızların beklentilerinden çekiniyor. İşte hayli gerçek olduğu kadar ironisi yüksek yorumlar:
Kızlar: Erkekler mücahide arıyorum diye konuşuyorlar ama aslında başörtülü bir artist arıyorlar. Hepsinin kafasında belirli bir artist tipi var.
Erkekler: Kızlar konuşmaya başladığında sanırsınız ki Hz. Aişe gibi dini bilgilere vakıf ve Hz. Fatma gibi dünyevi hırslardan uzak duruyorlar. Birkaç görüşmede istedikleri ev, araba ve giyim kuşamı öğrenince marka ve kariyer hırsları ortaya çıkar. Kızlar da kendilerine eş değil erkek jön arıyorlar.
Bu tip eleştiriler belki de son 40 yıldır genç kızlar ve erkekler cephesinde süregeliyor.
Hakikaten evlilik öncesinde Efendimiz’in tavsiyesi olan kadında ve erkekte güzel ahlak ve dindarlık aranması ilkesi evliliğin ilk 5 yılındaki boşanma oranlarına bakılırsa yeterince dikkate alınmıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder